Avrupa PVC piyasaları sessiz, Şubat’ta daha güçlü bir eğilim bekleniyor

Üreticiler, yıl sonu indirimlerinin ardından Ocak’ta fiyatları korudu
Hem spot pazardaki hem de kontrat piyasalarındaki oyuncular, Ocak başında yeni mallara yönelik alım ilgisinin durgun olduğunu belirtti. Bu durum kısmen, işleyicilerin 2025 kontratlarının başlangıç seviyelerinden indirim elde edebildiği erken stok yenileme döneminden kaynaklandı. Bu indirimlerin boyutları mütevazı olsa da, spot PVC fiyatlarının genellikle FD İtalya 1000€/ton ve FD NWE 900€/ton eşiğinin altında olduğu göz önünde bulundurulduğunda etkileri belirgin oldu.
Dolayısıyla, üreticiler marjlarını korumak amacıyla bu ay etilendeki stabil eğilime paralel olarak fiyatlarını sabit tuttu. Satıcılar, artan elektrik ve gaz maliyetleri nedeniyle PVC üretimini tekrar karlı seviyelere getirmek için marjlarını artırmaya çalışsa da, destekleyici olmayan talep koşulları bunu yapmalarını engelledi.
Şubat, etilene paralel zam girişimlerinin sinyalini veriyor
Şubat ayı için daha iyimser tahminler yapılmasını sağlayan en önemli faktör, bir sonraki etilen kontratında beklenen artış. Oyuncular, bunun satıcılara düşük seviyelerde görülen minimal değişimlerin görüldüğü iki ayın ardından PVC fiyatlarını yükseltmek için gereken desteği vermesini bekliyor. Oyuncular ayrıca, Mısır ve ABD’den S-PVC ithalatına 10 Ocak 2025 itibarıyla uygulanmaya başlanan kesin antidamping vergilerinin ardından daha sınırlı bir ithalat akışı bekliyor.
İlerleyen dönemde, piyasa yükselen monomer maliyetleri ve artan enerji fiyatlarının bir araya gelmesiyle fiyatlarda potansiyel bir artışa hazırlanıyor. Şubat ayı etilen kontratlarında beklenen 30-50€/tonluk artışla birlikte, üreticilerin düşük karlılık döneminin ardından marj kayıplarının bir kısmını telafi etmek için monomer artışının tamamına paralel ve hattaötesinde zamlar talep etmesi muhtemel. Ancak, bu çabaların işe yarayıp yaramayacağı talebin tepkisine bağlı olacak.
Piyasayı bekleyen zorluk: Devam eden arz-talep açmazı
Yine de, temkinli havaya katkıda bulunan birkaç faktör var. Birçok işleyici zayıf siparişlerle boğuşurken talep durgun seyretmeye devam etti. Alım faaliyetlerinin güçleneceği beklentileri gerçekleşmedi ve tüketim 2024 sonu seviyelerine paralel kaldı. Bazı durumlarda, yeni yıla girerken stok seviyeleri halihazırda düşük olduğundan, alımlar talep artışından ziyade zorunluluktan kaynaklandı.
Arz cephesinde, aylık stoklar bakım duruşları nedeniyle azaldı. İtalya’daki bazı distribütörler, güçlü talepten ziyade daha kısıtlı stoklar nedeniyle Aralık ayına kıyasla hafif artışlar bildirdi. Bu arada, Spolana’nın kalıcı kapatma kararı piyasada herhangi bir tedirginliğe yol açmadı. Üretimdeki bu aksaklıklara rağmen, talep mevcut hacimleri hazmetmekte yetersiz kaldı. Bu durum inşaat, otomotiv ve ambalaj gibi önemli nihai ürün pazarlarındaki zayıf tüketimden kaynaklandı.
Dolayısıyla, talepte belirgin bir toparlanma belirtisi görülmedikçe veya daha güçlü itici güçler ortaya çıkmadıkça, Şubat ayı kara erken bir tarihte etilen zamlarına paralel PVC artışları elde etmek zor olabilir. Fiyatlar yön değiştirse bile, alıcıların zamlara direndiği ve beklenen monomer zammının yarısına yakın artışlar için pazarlık yaptığı bir senaryoda zamlar mütevazı olabilir.
Tedarik görünümü neye işaret ediyor?
Avrupa PVC piyasası için ana tema süregelen arz-talep dengesizliği olduğundan, oyuncular ABD ve Mısır malı S-PVC’ye uygulanan antidamping vergilerinin etkisini değerlendiriyor. Bölgedeki tedarik yönetimi çabaları ve kısıtlayıcı ticari engeller, arzın hızla artmasını engelleyecek.
ABD ve Mısır’dan ithal PVC’ye uygulanan yüksek antidamping vergileri, bu bölgelerden malzeme ithalatının yapılabilirliği üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak. Öyle ki bu durum karlı arbitraj fırsatları olasılığını etkili bir şekilde yok ediyor. FAS Houston fiyatları Avrupa’dan daha düşük seviyelerde olsa bile, vergiler bu ithal malları ekonomik olarak çalışılamaz hale getirecek kadar yüksek.
Oyuncular, navlun fiyatlarındaki düşüşün devam etmesine bağlı olarak Asya ve Meksika menşeli PVC gibi alternatifleri değerlendiriyor. Özellikle Hindistan’ın çeşitli bölgelerden PVC ithalatına antidamping vergisi getirmesi halinde, Asya’dan ithalat için potansiyel bir pencere açılabilir. Süveyş geçişlerinin daha sorunsuz hale gelmesi ihtimaliyle gevşeyen navlun fiyatları sayesinde Asyalı tedarikçiler, özellikle de Avrupa’da fiyatların yükselmeye devam etmesi durumunda daha rekabetçi hale gelebilir. Avrupa ve Asya’nın PVC piyasaları arasındaki fark açılırsa, bu durum Asya’dan ithalatı teşvik edecektir. Bu sadece Avrupalı alıcılar için daha uygun maliyetli bir çözüm olmakla kalmaz, aynı zamanda Avrupa pazarına daha fazla miktarda Asya menşeli PVC girmesine de yol açabilir.
İthalat sınırlı kalsa da, lokal üretim talebi büyük ölçüde karşılayabildiğinden, bu durumun kısa vadede önemli bir arz sıkıntısına yol açması beklenmiyor. Tedarikçiler azalan ithalat akışı sayesinde bazı marj kayıplarını telafi etmeyi umarken, daha geniş ekonomik ortam göz önüne alındığında talebin sürekli fiyat artışlarını destekleyecek anlamlı bir iyileşme kaydedeceğine dair net bir işaret bulunmuyor.
Diğer ücretsiz plastik haberleri
Plastik hammadde (PP, LDPE, LLDPE ,HDPE, PVC, Kristal, Antişok, PET, ABS) fiyatları, Petkim fiyatları, polimer pazar trendleri ve fazlası...- Avrupa PP, PE piyasalarında Mart ayı ilave artışlara işaret ediyor
- Hindistan'ın PVC piyasası, Tayvan'dan Mart indirimleriyle yeni düşüklere geriledi; oyuncular dip sinyalleri arıyor
- İlk çeyrek duruşları Şubat’ta O. Doğu PP, PE piyasalarını destekledi; bu durum Mart’a da yansır mı?
- G. Doğu Asya’da süresiz PE duruşları: Talep çıkmazı piyasayı tehdit ediyor
- Türkiye’de homo PP, Şubat’ta kopolimerlerden daha iyi performans gösterdi
- Avrupa PVC piyasalarında marj iyileştirme öncelikleri, arz dengesizliklerine ağır basıyor
- Asya’da PVC talebi durgun; toparlanma umutları 1. çeyrek sonuna ertelendi
- Güney Kore’nin petrokimya sektörü darboğazda: 2024 mali sonuçları umut vermedi, hükümetin son hamlesi çözüm olacak mı?
- Çin'de PP ve PE, tatil sonrası tedarik artışı ve durgun talep ile karşı karşıya
- Türkiye'de PVC talebi yükselen maliyetlerin gerisinde, alıcı-satıcı çekişmesi yaşanıyor