Türkiye’de PVC yükselişi, bitmek bilmeyen zamların ardından ilk kez sendeledi

Uzayan tedarik sorunları, 2020’nin ikinci yarısı boyunca Türkiye’deki PVC oyuncularına zorlu zamanlar yaşattı. Ciddi sıkışıklık ülkede şu ana kadarki en uzun süreli artış eğilimine sebep oldu. Son günlerde ise bir dizi gelişme, piyasanın nihayet tepe noktasına ulaşmış olabileceğini düşündürüyor.



İthal tekliflerde 8 aydır ilk kez geri adım atıldı

Aslında, piyasa yeni yıla özellikle satıcı cephesinde güçlü bir havada başladı. Yükselen hammadde maliyetleri ve halen sınırlı olan arz, Ocak ayının ilk günlerinde tedarikçilerin fiyatlandırmalarına destek verdi. Öte yandan, alıcılardan piyasanın üst sınırına eş veya buna yakın tekliflere karşı büyüyen bir direnç söz konusuydu.

Bir profilci, “Dünyada en pahalı hammadde fiyatını biz ödüyoruz. Bu şartlarda ihracat piyasalarında rekabet etme şansımız kalmadı. PVC teklifleri uzun zamandır şişkin durumda. Piyasa muhtemelen pik yapmış olabilir,” yorumunda bulundu.

Bazı büyük ölçekli tüccarlar, “Avrupa menşeli PVC K67 için CIF Türkiye 1600$/ton ve üzeri gibi yeni yüksekler test edildi. Ancak şimdilik malı bulunan alıcıların daha fazla fahiş fiyat ödemeye yanaşmaması nedeniyle bu fiyatlar kabul görmedi,” şeklinde konuştu.

Önemli üreticiler fors majörleri kaldırdı, arz görünümü iyileşiyor

Avrupalı ve ABD’li üreticiler 2020 yılının üçüncü çeyreğinden son döneme kadar beklenmedik duruşlar veya planlı bakım çalışmaları yaşadı. Türkiye başlıca ithal tedarikçilerin yokluğundan en çok etkilenen ülkeler arasındaydı. Zira aynı esnada konut sektöründen birikmiş bir talep de geldi ve nihai faaliyetleri tetikledi.

ChemOrbis’in haftalık ortalama verilerine göre, Türkiye’de ithal PVC K67-68, 2020 Mayıs ortasından 2021 Ocak ayı başına kadar olan dönemde, 910-920$/ton (%143-149) yükseldi. Diğer deyişle, fiyatlar 615-635$/ton kadar düşük seviyelerden 1535-1545$/tona çıktı.

Bununla beraber, 2020’nin sonlarından itibaren sıkışıklığın kademeli olarak çözülmeye başladığı gözlendi. Zira bazı PVC üreticileri sınırlı tonajlarda olsa da Türkiye’ye yeniden teklif geçmeye başladılar. Tedarik halen rahat seviyelere dönmüş değil; ancak Fransa’da Kem One ve ABD’de Westlake üretimleri üzerindeki fors majörleri Ocak ayında kaldırdı. Bu iki gelişme pazara biraz nefes aldırdı.

Nihai piyasaların hafif bir yavaşlama göstermesi de ilerleyen günler için havaya gölge düşüren bir faktör olarak öne çıkıyor. TÜİK’in verilerine göre, Türkiye’de Aralık ayı konut satışları geçen yılın aynı ayına nazaran %47, 6 düştü. Geçen yılın büyük bir bölümünde düzenli olarak yükselen konut satışları, Eylül ayında rotasını aşağı çevirmişti.

Avrupa’ya göre taşıdığı olağandışı prim, Türkiye üzerinde baskı oluşturuyor

Tedarikin iyileşeceğine yönelik beklentiler ve Türkiye pazarının halihazırda köpük taşıyor oluşu, ilk Şubat ayı beklentilerini zayıflattı. ChemOrbis verilerine göre, Türkiye’de vergiden muaf K67 fiyatları, Avrupa üzerinde 300$/tonu aşan bir prim taşıyor.

Sağlıklı piyasa koşullarında, Avrupa’nın Türkiye üzerinde prim taşıması beklenir. Zira bölgenin yurtiçi pazarları hemen teslim mallar için ticareti kapsar ve tabiyse vergiler ve iç nakliye bedellerini de içerir.

Asya’daki yükselişin ivme kaybetmesi de havayı etkiledi

Asya piyasası neredeyse 9 aydır artış eğilimli seyrediyor. Zamların özellikle Ekim ve Aralık ayında ivme kazandığı görüldü. Zira ABD ve Avrupa’da o dönemde açıklanan fors majör kararları dünya genelinde sıkışıklığı perçinledi.

Öte yandan, bölgede yükseliş son günlerde hız kesti. Zira önde gelen Tayvanlı bir üretici önceki aylara kıyasla Şubat için daha ufak zamlar açıkladı. Hindistan’da görülen sezon dışı yağmurlar da, rekor navlun ücretleri ve lojistik sorunların faaliyetlere etkisini dengeledi.

Türkiye’de oyunculara göre, Çin’deki Yeni Yıl tatili öncesi Asya’da yükseliş eğiliminin duraksaması diğer pazarlarda da havayı etkileyebilir. Bir oyuncu, “Gelecek ay Avrupa ve ABD’den arzın biraz rahatlamasını bekliyoruz. Özellikle Avrupalı üreticiler kendi piyasalarına ve Türkiye gibi ihracat noktalarına verdikleri teklifler arasındaki uçurumu yok etmeli,” dedi.

Bazı alıcılara göre, navlun ücretleri sakinleştiğinde, Türkiye’de PVC aşağı yönlü düzeltme görmeye başlayacak. Hatta Asya’dan rekabetçi teklifler de görülebilir.