Türkiye'de PP ve PE fiyatları son yılların en düşüklerinde; Ekim için baskı devam ediyor

Poliolefin piyasaları, Eylül ayı sona yaklaşırken zayıf mevsimsel talep, bol arz ve zorlu global koşullar nedeniyle baskı altında kalmaya devam ediyor. Alıcılar, Ekim için karşı tekliflerini daha da düşürürken, satıcılar zayıf marjları ve belirli ürünler için dramatik düşüş yapma payları kalmadığından bir mücadele içinde. Global indikasyonlarda, durgun Avrupa talebi, Çin’in yaklaşan Ulusal Gün tatili ve Hindistan’da temkinli muson sonrası beklentileri, Türkiye’deki havayı şekillendiriyor ve piyasa katılımcılarını kısa vadeli bir toparlanma konusunda temkinli bırakıyor.

Yapısal arz fazlası, rekabetçi Orta Doğu, ABD ve Asya malları ile cansız yıl sonu tüketimi, poliolefin piyasalarını 4. çeyrek boyunca gevşek tutabilir. Türkiye Merkez Bankası’nın faiz politikaları türev alımlar için potansiyel, ancak sınırlı bir destek sunuyor.

ChemOrbis Fiyat Endeksi’nden alınan haftalık ortalamalara göre, Suudi Arabistan malı homo PP fiyatları beş yılın en düşük seviyesine yakın seyrederken, Orta Doğu menşeli PE ve Suudi malı PPBC enj. iki yılın en düşük seviyelerinde işlem görüyor.

Oyuncular, "Çin’in ithal homo PP ve AYPE piyasalarıyla olan farkımız keskin bir şekilde daraldı ve daha fazla düşüş için sınırlı alan bıraktı. Yine de, PPBC enjeksiyon, LAYPE ve YYPE film fiyatlarının düşmesi için biraz alan var; özellikle de Güney Kore ve ABD tedarikçileri agresif kalırsa," dedi.

PP: Alış hedefleri geriledi, satıcılar sıkışık marjlarla karşı karşıya

Türkiye PP piyasası bu hafta da hafif düşüşünü sürdürdü ve ithal ile lokal fiyat aralıkları 10-20$/ton gibi mütevazı bir düşüş gösterdi. Alıcılar, zayıf mevsimsel talep ve Orta Doğu ile Rusya kaynaklı yeterli arzı öne sürerek üstünlüğü ellerinde tuttular. Satıcılar ise daralan marjlar ve artan global baskılarla karşı karşıya kaldı. Bu da piyasanın ne zaman stabilize olacağına dair soruları gündeme getirdi.

Suudi Arabistan malı rafya için alış hedefi CIF 850$/ton eşiğine yaklaşırken, bazı elyaf alıcıları fiyatların 900$/ton veya hafif altına inmesini bekliyor. Çin-Türkiye homo PP farkı sadece 50$/ton gibi düşük bir seviyeye indi. Son üç yılın en dar farkı olan bu rakam bölgesel rekabetin arttığını gösteriyor. Bir oyuncu, "Çin’in ithal PP blok kopolimer enj. piyasası ile olan geniş fark ve Güney Kore hacimlerinin artan baskısı, Orta Doğulu üreticilerin Ekim ayında tekliflerini daha da düşürmek zorunda kalabileceğini gösteriyor," yorumunda bulundu. Kopolimer türleri geçen haftanın sonunda alt sınırda CIF 1000$/ton eşiğinin altına indi.

İlerleyen dönemde, Türkiye PP piyasasının Ekim ayında zayıf seyrini sürdürmesi bekleniyor. Yine de, üreticilerin sıkışan marjları doğal bir fren görevi gördüğü için daha keskin düşüşler dizginlenebilir. Yine de Hindistan’ın muson sonrası talep performansı ve Çin’in "Gümüş Ekim"ine bağlı mevsimsel iyimserlik, yapısal arz fazlası, zayıf türev tüketimi ve durgun Avrupa talebi tarafından gölgeleniyor. Alıcılar ayrıca, yakın Avrupa pazarında yaz tatili sonrası görülen ivme eksikliğinin gelecek dönem için başka bir baskı unsuru olduğunu belirtti.

PE: Global sinyaller iyileşmezse, ilave düşüş görülebilir

Türkiye PE piyasası, Eylül ayını zayıf bir tonda kapatıyor ve ABD mallarının aşağı yönlü baskısı sürüyor. Söz konusu menşe için LAYPE C4 film, YYPE film ve şişirmelik teklifleri bu hafta yeni düşüklere indi ve Ekim ayı için Orta Doğu’dan beklentiler üzerinde baskı kurdu. Global ipuçlarına bakıldığında, Avrupa piyasaları Ekim etilen kontratı öncesinde durgun kaldı. Çin’in Ulusal Gün tatili (1-8 Ekim) havayı daha da bozarak kısa vadeli alım faaliyetlerini sınırladı. Piyasa katılımcıları, Hindistan’da potansiyel muson sonrası talebi izliyor olsa da, Türkiye’de bir yukarı dönüş olası görünmüyor.

Ekim ayında, Türkiye PE piyasası ABD’li ihracatçıların agresif stok temizliğini bırakmaması durumunda daha fazla gerileyebilir. Eski Çin tesislerinden kapasite kesintileri ve Güney Kore’nin yeniden yapılanması hemen bir rahatlama sağlamayabilir.

Herhangi bir düşüşün boyutu büyük ölçüde ABD’den gelecek PE göstergelerine bağlı olacak. Zira Orta Doğulu üreticilerin bu yeni düşük seviyelere tepkileri belirsizliğini koruyor. Yurtiçinde, Merkez Bankası’nın potansiyel faiz indirimleri türev tüketimi kademeli olarak canlandırabilir. Ancak 2026 ortası veya sonundan önce anlamlı bir toparlanma olası görünmüyor.

Kasım ayında tipik yıl sonu stok boşaltma faaliyetleri ve mevsimsel zayıflığın pazara daha da baskı yapması bekleniyor. ABD’den mal akışları global piyasalardan çekilirse, fiyatlar Aralık ayında stabilize olabilir. Genel olarak, bol arz, durgun mevsimsel talep ve makroekonomik belirsizlik nedeniyle 4. çeyrek görünümü şimdilik zayıf kalmaya devam ediyor.